× WEB MAIL TELEFON REHBERİ ÖĞRENCİ BİLGİ SİSTEMİ AÇILAN DERSLER UZAKTAN EĞİTİM KAMPÜSTE YAŞAM KÜTÜPHANE PORTALI ULAŞIM
en

Mezun Röportajları

Bölümümüz 2014 mezunu Alper Gökhan Beyler ile üniversite yılları ve mezuniyet sonrası tecrübeleri hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.

Sayın Alper Bey, bize kendinizden bahseder misiniz?

1991 doğumluyum. Ortaokul ve liseyi Ankara’da okudum. 2010 yılında Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nü kazanarak lisans eğitimine ilk adımı attım. Hazırlık sınavını atlayarak hazırlığı okumadım. 2014 yılında 3.30 genel ortalama ile onur öğrencisi olarak mezun oldum. Şu an Turkcell’de Kıdemli Android Uygulama Geliştirici olarak çalışıyorum.

Üniversitedeki öğrencilik hayatınızdan bize bahsedebilir misiniz? Aktif bir öğrenci miydiniz?

Üniversitede aldığım dersleri sıkı takip ederdim, notlar alırdım. Dersleri önemsemeyip sınav zamanı geldiğinde çalışmayı son güne bırakan bir yapıya sahip değildim. Dersler dışında da aktif bir öğrenci olduğumu söyleyebilirim. Toplulukları takip ederdim, bölümümle alakalı konferanslara katılmaya özen gösterirdim. Bir dönem de Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Topluluğu topluluk başkanlığı yaptım. Ayrıca lisans eğitimimin bir dönemini yurtdışında Avrupa’nın sayılı üniversitelerinden olan Viyana Teknik Üniversitesinde Erasmus öğrencisi olarak geçirdim.

Erasmus tecrübenizi bizimle paylaşmak ister misiniz?

Yurtdışında eğitim görme deneyimini yakalamış olmam gerçekten farklı bir tecrübe kazandırdı bana. Eğitim öğretim dili Almanca olduğundan hem İngilizce dışında başka bir dili öğrenme gereksinimi oluşmuş oluyor, hem de Türkiye’de aldığınız lisans eğitimi ile buradaki lisans eğitimini kıyaslamanıza yardımcı oluyor. Ortalama seviyede Almanca bilmekteydim ama lisans eğitimine Almanca olarak devam etmek gerçekten zorlayıcı olmuştu. Bazı derslerden geçebilmek için sınav yerine çeşitli projeler geliştirdik.

Mobil teknolojileri ile ilk tanışıklığım da aslında orada oldu diyebilirim. Bu da kariyerimi yönlendirmeme yardımcı oldu. Küçük çaplı bir Android uygulaması geliştirilmesi istenmişti, ben de uygulamayı geliştirip profesöre sunum yapmıştım. Böylece hem o dersten geçtim, hem de bir Android uygulaması geliştirmiştim.

Eğitim-öğretim tecrübesinin yanı sıra kültürel olarak da katkısı çok oldu Erasmus’un bana. Avusturya dışında bir çok ülkeye seyahat edip gezip gördüm. Farklı insanlar ve çevrelerle tanışıp sosyal olarak da aslında kendimi geliştirdim diyebilirim.

Yani kariyerinizin dönüm noktasını Erasmus tecrübeniz mi belirlemiş oldu?

Evet büyük ölçüde böyle diyebiliriz aslında. Orada yapmış olduğum proje ile kariyerimde Android Developer olarak ilerleme olayı daha da netlik kazanmıştı. Tabi bunların dışında mobil uygulama geliştirme alanında blog yazısı yazıyor olmam da etkili oldu. O zamanlar mobil trend yeni yeni gelişiyordu, bugünkü kadar aktif değildi. Tam hız kazandığı, ilerlediği dönemde aslında ben bu sektöre adım atmış oldum. Lisans eğitimimin son yılında bitirme projesini de Android uygulaması geliştirme alanında seçtim. Bu seçim aslında bir dönüm noktası oldu diyebiliriz.

Bitirme projenizin konusu neydi? Bitirme projenizin size ne gibi katkıları oldu?

Şirket içi kullanımı olan bir ERP mobil uygulamasıydı. İş yönetmeyi kolaylaştıran planlamalar için veri sağlayan ve bu veriler doğrultusunda iş takibi, zaman takibi, stok takibi gibi modülleri barındıran bir yapıya sahipti. Servis bazlı çalışan bir uygulama olduğundan ötürü bitirme projesini yaptığımız şirket tarafından web-servislerin kullanımı bizlere sağlandı.

Ders ve lablarda gördüğüm konular dışında, aslında direkt olarak bir şirketin kullanacağı bir uygulama yapmanın bana bir çok yönden katkısı oldu diyebilirim. İstemci-sunucu arasındaki etkileşimin nasıl olması gerektiği, mobilde güvenlik konularının nasıl sağlanması gerektiği, mobil uygulama geliştirme tasarımının nasıl yapıldığı gibi konulara girmiş oldum.

Genel olarak baktğınızda, Çankaya Üniversitesi’nde aldığınız eğitimi değerlendirebilir misiniz?

Bilgisayar Mühendisliği bölümünde çok değerli hocalardan eğitim alma fırsatı yakaladım. Bu bölüm özelinde uygulama labları olsun, eğitim içerikleri olsun gerçekten bir çok üniversiteye kıyasla daha iyi olduğunu görmekteyim. Biraz önce de bahsetmiş olduğum Erasmus deneyimini yine Çankaya Üniversitesi sayesinde yakalamış oldum. Avrupanın sayılı üniversitelerinden biriyle Erasmus anlaşması olması da olumlu bir unsur diyebiliriz. Bitirme projesinde sektörle yapmış olduğu anlaşmalar sayesinde istediğiniz projeyi seçme deneyimi ile birlikte bu projeyi seçtikten sonra gerçekten sektöre yönelik bir çalışma yapmış oluyorsunuz. Sizden istenen her bir bitirme projesini sektörde aktif olan çeşitli şirketlere geliştirmiş oluyorsunuz. Böylece projeniz beğenilirse, ya da kullanılmak istenirse mezun olduktan sonra bu konuda devam edebilme, işe girebilme gibi avantajları da kazanmış oluyorsunuz.

Mezun olduktan sonraki sürecinizden bahsedebilir misiniz?

Bir önceki soruda da aslında bahsettiğim gibi bitirme projesinde orta ölçekli bir Android uygulaması geliştirmiştik. Bu proje, şirket tarafından da beğenilince ODTÜ Teknokent'teki bitirme projesini yaptığım şirkette işe başlamış oldum. Yıllar geçtikçe daha çok deneyim ve tecrübe kazandıkça sırasıyla Türk Telekom, Sebit gibi firmalarda yine Android Developer olarak çalıştım. Şu anda da 3 senedir Turkcell’de BiP uygulamasının geliştirilmesinde aktif olarak rol almaktayım.

Gördüğünüz gibi kariyer yolculuğum hep Android Uygulaması geliştirme alanında devam etti. Bunlar dışında çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde yer aldım. Android uygulama geliştirme alanında bildiklerimi anlatarak, öğreterek çeşitli mentorlük, eğitmenlik görevlerinde de yer aldım.

Niçin Android?

Sektör mobil teknolojileri alanına doğru gidiyordu üniversite yıllarımda bunu farkettim ve başka teknoloji alanları da deneyimledikten sonra bu alanın bana zevk verdiğini gördüm. Bu deneyimleme süreci iş hayatına geçiş yapmadan önce oldu. Sonrasında deneyimleyip karar vermek bence daha zor. O yüzden mezun olmadan bu seçimi yapıp ona göre kendini geliştirmek ve istediği alana ulaşmak için çaba göstermek gerekiyor. Şu anda da herkesin elinde bir cep telefonu var :) İnsanlar çeşitli uygulamalar kullanıyorlar, bir çok işlerini o uygulamalar üzerinden kısa sürede halledebiliyorlar. Mobil uygulama geliştirme trendi kaç senedir gördüğünüz gibi aktif bir şekilde devam etmekte ve hala da gelişime açık ve hep ilerleyen bir alan.

Bize Turkcell’deki görevinizden bahsedebilir misiniz?

Tabii ki. Turkcell’de BiP Android uygulamasının geliştirilmesinde yer almaktayım. 100 milyondan fazla indirilme sayısı olan yerli ve milli mesajlaşma uygulaması. Mesajlaşmanın yanı sıra sesli ve görüntülü görüşme özelliklerinin geliştirilmesinde de aktif olarak yer alıyorum. Aslında büyük bir ekibinin bir parçasıyım. İnsanların hayatını kolaylaştıracak, sosyalleşmesini sağlayacak bir çok özelliği içerisinde barındırıyor BiP. Biz de uygulamanın daha çok gelişmesini, hem ülkemizde hem yurtdışında WhatsApp gibi gerçekten belirgin bir rol alması için çaba göstermekteyiz.

Röportajımızı sonlandırırken, genç öğrenci arkadaşlarımıza iletmek istedikleriniz nedir?

Öğrenci arkadaşlarımızın belirttiğim gibi kendilerini gerçekten görmek istedikleri alanda ilerlemek için çaba göstermeleri gerekiyor. Mezun olmadan bu seçimi yapıp ona göre de hazırlık yapmaları gerekiyor. Üniversitenin ilk senelerinde bu pek mümkün olmayabiliyor ama daha sonrasında geç kalmadan seçimi yapıp o doğrultuda ilerlemeleri çok daha iyi olacaktır. Aynı benim yaptığım gibi.

Mezun olduktan sonra yazılım alanında kariyerlerine devam etmek istiyorlarsa üniversite zamanlarını verimli geçirmelerini tavsiye edebilirim, sadece sınavlardaki başarı ile olacak bir iş değil çünkü. Proje yapmaları, teknolojiyi gerçekten iyi takip etmeleri, yazılım temellerini ve mantığını gerçekten iyi oturtmaları ilerisi için faydalı olacaktır. Blog yazısı yazmak, GitHub’ı etkin kullanmak, algoritma soruları çözmek, ilerlemek istedikleri alanla ilgili sempozyum olsun konferans olsun bunları kaçırmamaları gibi konulara dikkat ederlerse gerçekten sektörde de başarılı olmamaları için hiç bir neden ortada kalmıyor.

Kendilerini geliştirmelerinin yanı sıra sosyal anlamda da aktif olmalarını tavsiye edebilirim. Üniversitenin sunmuş olduğu her türlü etkinlikten, programdan faydalanmaları güzel olacaktır. Özellikle Erasmusa gidebiliyorlarsa kesinlikle gitsinler ve son olarak dil eğitimine önem vermeleri hem sektör açısından hem kişisel olarak da büyük katkı sağlayacaktır. İngilizcenin yanı sıra bir veya bir kaç dil daha öğrenebilirler.